Öğretmenlik sistemi değişiyor! Müdür ve müdür yardımcıları da listede! MEB’in kadrosu topyekün eğitimden geçecek!

Öğretmenlik sistemi değişiyor! Müdür ve müdür yardımcıları da listede! MEB’in kadrosu topyekün eğitimden geçecek!
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin katıldığı bir canlı yayın programında eğitim gündemini değerlendirdi. Lisans eğitimini bitiren bir öğretmen adayının önümüzdeki dönemde geçeceği aşamalara tek tek değinen Tekin, eğitim fakülteleri ile birlikte ortak çalışma hedefine işte şu sözlerle yer verdi

“Tüm dünyada öğretmen yetiştirme metodolojisi'nin değişerek yenilendiği bir dönemde Türkiye'de de yenilik sürecinin başlatılması için geç kalındığını” ifade eden Tekin, farklı ülkelerden örnekler vererek lisans eğitimi sonrası 600 saate kadar eğitim veren kurumların bulunduğuna dikkat çekti.

Türkiye'de bu süre sadece 90 saat diyen” Tekin öğretmen yetiştirme aşamalarında değişiklik yapılacağına dikkat çekerek yetersizlik konusunda vurguda bulundu. Milli Eğitim Akademisi kavramına dikkat çeken Tekin, sadece öğretmen adayları değil aynı zamanda var olan öğretmenlerin de eğitimden geçebilmeleri için bir sistem oluşturulduğunu ifadelerine ekledi.

Peki Milli Eğitim Akademisi'nde neler olacak? Kimler eğitim görecek?

Bakan Tekin'in ifadelerine göre Milli Eğitim Akademisi'nde hem öğretmen adayları eğitimden geçecek hem de MEB'in kadrosunda bulunan öğretmenlerin hizmet içi eğitimleri planlanacak, organize edilecek. Aynı zamanda bakanlık bünyesindeki eğitim kurumu yöneticisi olarak çalışan okul müdürleri, müdür yardımcıları ve benzeri pozisyonda görev alanlarda eğitilecek.

Akademi oldukça geniş bir çerçevede değerlendirilebilecek. Yalnızca Milli Eğitim Bakanlığı değil farklı kamu kurumu ya da özel kurumlarda da eğitim verilebilecek bir altyapı sunacak. Bakan Tekin sözlerini tamamlarken eğitim fakülteleri yerine akademi mi geliyor? sorusuna da samimi şekilde yanıt verdi.

“Amacımız fakülteleri işlevsiz bırakmak değil onlarla birlikte çalışmaktı” diyen Tekin, yanlış anlaşıldığını söyledi:

“Biz eğitim vereceğiz demiyoruz. Buradaki eğitimi zaten eğitim fakülteleri veriyor. Sadece akademisyen arkadaşlarımızla birlikte bu süreci kuvvetlendireceğiz. Eğitim fakülteleri ile üniversitelerle genel olarak sağlıklı bir iletişim kurabileceğimiz bir mekanizma burası. Kurulduktan sonra taşra birimleri ile birlikte Türkiye'nin her tarafındaki üniversitelerin, bu üniversitelerde çalışan öğretim üyesi arkadaşlarımızın sürece destek olabileceği bir zemin hazırlıyoruz.”